dyson süpürge alınmadığı için nişan atan kız

• tamamen değilse de kısmi kurgu olduğunu düşündüğüm hikaye.
  evet böyle bir dyson güruh var maalesef.
• hanıma bir dyson alayım dedim, babam dayasan alamazsın dedi.
  
  lokalde ıstakayla dövdüler adamı mk.
• onceden baslik parasi vardi, simdi yok dyson supurge, yok bilmemkac karat pirlanta...
  
  yuzyillardir kadinlarin degeri para ile olculuyor. hatta kadinlar bizzat kendileri de katiliyor bu furyaya. yuzlerce yil gecmis ama hala pek yol alinamayan noktalar var demek insanin sosyolojik evriminde.
  
  ya da bu kadar sebat ettigine gore belki dogrusu budur. dur lan yoksa?
• mizah yapılmaya çalışıldığı bariz olsa da bu tip durumlar sadece hikayelerde yaşanmıyor…
• adı dyson olur, başka bir şey olur ama 'alınmadığı' için nişan atan çok kişi var.
  
  dün alakasız bir yerde yemek yerken yanyana birileriyle oturmam gerekti ve iki kişinin sohbetinin üçüncü kişisi olmak zorunda kaldım. ve nişan atan erkek tarafından hikayeler dinledim. adam herkese nişan muhabbetini anlatıyordu. “o seviyeye nasıl gelebiliyorlar ve kabul ediliyor bilmiyorum ama nişanı attıktan sonra çok akıllıymış gibi bu istenilen dysonlar, altınlar, akla gelen her zımbırtı için konuşmaya gerek var mı? açık çek sunar gibi her istenilene yetişmeye çalışıp olmadık bir detayla ilişki biter sonra o istediklerini yapmak için koşturan o değilmiş gibi kız kötü olur. neden? bir çeşit ticaret değil mi? almak için ödemen gereken rakam buysa ve buna razıysan ve baştan kabul etmişsen ne bu kendine haksızlık yapılmış gibi mağdur havaları. baştan duruşu sergilemezsen ağlarsın.” diyemedim.
• istemsiz yalnızlıklarını, tercihen yaşadıklarını sanan insanların içlerini rahatlatan kurgu hikaye.
  
  evet kadın erkek ilişkileri günümüzde çok kötü bir hal aldı.
  ama kabul et yalnızlığının sebebi bu değil.
  
  bu tip hikayelerin varlığı, kafandaki kadın korkusunu körükleyip; “bak işte ben haklıyım” demeni sağlıyor yalnızca. bir çeşit yankı odası işte. kendi kendine propaganda.
  
  evet bir erkeğin kadınlarla ilişki kurması birçok tehlike barındırır. kadınlar, doğaları gereği çok can yakabilirler.
  ama bu gerçeği bilmek ile bu gerçeği çarpıtarak kadınları öcü ilan etmek, başka şeylerdir.
  
  incellik dediğimiz şey de burda başlar işte.
  
  kısaca şöyle özetleyeyim erkek kardeşim:
  evliliği kötülemek, ciddi ilişkileri küçümsemek elbette haksız bir düşünce değildir.
  ama unutma, bu düşüncelere sahip olabilmen için hayatında bir kadın olması gerekir.
  
  yani kimse seninle evlenmek istemiyorken;
  dyson’ı olmadığı için nişan atan kızı örnek göstererek “işte bu yüzden evlenmek istemiyorum.” diyemezsin.
  bu sağlıklı değil.
  
  sen önce kızları peşinde koşturmayı öğren ve başar.
  ondan sonra yaparsın “evlilik enayiliktir” edebiyatını.
• "o nedir seni kızdıran?
  memnun edeceği yerde
  bak bir garip diyor ki
  nerede o yarim nerde"
  
  bu sözleri yazan ve yaşayan insanların olduğu bir dünyada dyson süpürge almadı diye nişan atan bir kız benim için yalnızca acınası bir kızdır. varsa böyle kızlar, erkekler umarım en kısa zamanda akıllarını başlarına alırlar. çünkü hayat bu gibi şımarıklıklarımızı, nazımızı çekecek bir hayat değil.
  nişanlısını sevmediği için ayrılmaya bahane arıyorsa bilemem.
• gelsin bana kuma olsun hem de submarine var.ıslak kuru takılsın benim hanım da rahatlasın.