hesabın var mı? giriş yap

  • günümüzde fenerbahçelilik öyle zorlaşıyor ki, ülkenin en entelektüel adamını bile şu duruma sokuyor.

  • tamam çok temiz değil ama korktuğum kadar da iğrenç değilmiş

    tanım: merdiven altı bir kokoreç imalathanesi görüntüleri.

  • 1990'lı yıllar henüz 8 yıllık eğitim bile yok...

    ablam ve ben aynı liseye gidiyoruz. ben ortaokula yeni başlamışım, ablam da lise sonda. ailemin durumuysa kötü... yemek ucuz olduğu halde bir günde en fazla bir yemek parası verebiliyorlar.

    ben o parayla gidip yemeği alıp bir güzel yiyorum. sonra "doymadım" diyerek tekrar yemek istiyorum. getirip gizlice masada oturan ablama veriyorum. tabii bazen yemek artmıyor veya ana yemek bitiyor, makarna pilavla idare ediyor ablam.

    bir gün hiç unutmuyorum, yemeği almış, ablama teslim etmiş, yemekhaneden çıkmak üzereyken yemekhaneciyle göz göze geldim...

    insan çıktı adam, kafasını hemen çevirdi. ama yine de artık her gün yaşadığım ızdırap iki katına çıktı. önüne gelip "ben doymadım" dediğimde biliyor, hiç yüzüme bakmıyor. dolduruyor...

    hatırlaması bile can sıkıcı...

  • aynisi almanya ve japonya'da da olan gelenek. almanya'da kek vs, japonya'da da sunum sirasinda tuketmek icin cerez ve japon tatlisi bekliyorlar. almanya'da sunum sonrasindaki her seyi kendin hazirladigin kucuk partiye arkadaslar da davet ediliyor. japonya'da sunum sonrasi, en azindan benim labimda, lab uyeleri parti duzenliyor, ama sunum icin atistirmaliklar her sunumda olsa da sunum sonrasindaki partinin her labda oldugunu zannetmiyorum.

    bu iki ulkede universitelerde gordugum diger ikramlar:
    almanya icin, kendi dogum gununde kek, bir projenin bitisinde ya da hayatindaki diger mutlu olaylarda yine kek.
    japonya icin, baska bir yere ( tatil, konferans vs) gidince ofis arkadaslarina tatli vs getirmen gerekiyor.

  • acun'un iki kişi arasında geçen bir oylama için "%50'yi geçen kazanır" buyurduğu yarışma. beklenmedik bir zeka parıltısıydı.

  • ulkenin yarisi issiz, disiyle tirnagiyla ne emek verenlerin hakki yeniyor, dunyanin parasini goturmus olanlar agliyor. gozunuzu ne doyurur bilmiyorum.

  • ilk bölüm itibariyle şimdiye kadar izlediğim en iyi uyarlama ünvanını haketmiş dizi. kitaptaki anlatı ile oldukça paralel bir dil tutturmuşlar. diğer entarilerde belirtildiği gibi mekan, kostüm, kültürel alt yapı gibi detaylar konusunda oldukça başarılılar. bunu george r r martin in bu işin içinde olmasına ve bu projede çalışan insanların derslerine iyi çalışmalarına bağlıyorum ben. youtube da artisans of game of thrones şeklinde arama yaptığınızda işin mutfağında nasıl bir kadro ve emek olduğunu görebilirsiniz. karakterlerin ve mekanların oya gibi işlendiği kitaptan sonra yapılan uyarlamada haya kırıklığı yaşama ihtimalini yüksek görüyordum ben açıkcası. sağolsunlar beni utandırdılar. çok da iyi yaptılar, ağzımın suyu akaraktan bekliyorum ikinci bölümü.

    --- spoiler ---
    ilk bölümün son sahnesini oldukça iyi kotardıklarını düşünüyorum. bu kadar kısa sürede, kitapta detaylarla anlatılan durumu oldukça başarılı şekilde aktarmışlar. jaime lannister neden favori karakterlerimden bir kez daha hatırladım.

    things i do for love
    --- spoiler ---

  • bir de oyundaki scoutuma hastayim.. adami oyuncu bulsun diye yolluyoz "$ili'nin ba$kenti santiago'dur" diye rapor veriyo.. lan verdigimiz butceyi kariyla kizla yiyip sonra bizle ta$ak mi geciyo nedir..