• toplumsal cinsiyet eşitliğine yeni bir boyut getiren abinin haklı beyanı.

    yani diyor ki; "kadınlar sadece işinize geleni almayın. madem eşitiz, erkeklerin olduğu zor alanlara da girin. kuruyemiş tabanındaki fındığı, cevizi, bademi ayıklayıp erkeklere leblebiyi bırakmayın."
  • hakları fiziksel kuvvetin belirlediğini zanneden yüzeysel argümandır. 2014'ten reddit aradı selam söylüyor.

    erkekler arasında da güç farkı var o zaman en çok hakkı en zor şartlarda çalışanlara verelim? en çok fiziksel aktiviteye dayalı mesleği yaptıkları için askerler herkesten daha fazla haklara sahip mi olsun mesela? ya da mesela ben senden daha kuvvetliyim şimdi benim senden daha fazla mı hakka sahip olmam lazım?

    haklar güce kuvvete boya posa göre verilmez, insan olmaya göre verilir. herkes insan olma temelinde eşittir. eşitlik demek biyolojik aynılık demek değildir. haklar biyolojik yapıya göre tahsis edilmezler. insan olan herkes eşit haklara sahiptir çünkü biyolojik yapısına bakılmaksızın her insan eşittir. bu yüzden biyolojisi farklı insanların farklı haklara sahip olması gerektiğini iddia etmek asılsızdır. dolayısıyla cinsiyet hakları tartışmasına "kadın ile erkek aynı değil" argümanıyla girmek anlamsızdır. öyle bakacaksak kimse aynı değil.

    kaldı ki kadınlar zaten madencilikte çalışmış ama kademeli olarak bu sektörden atılmışlardır. mines and collieries act 1842 ve la loi du 19 mai 1874 kadınları yer altında çalışmaktan men etmiştir. kaynak: https://www.cambridge.org/…b8a0bc11df01919c33ea210d

    1935 çalışma sözleşmesi kadınları yer altında çalışmaktan menetmiştir. https://www.ilo.org/…lti-isleri-kadinlar-sozlesmesi

    günümüzde madencilikte çalışan kadınların ortalama oranı %30 olsa da afrika'da bu oran %100'e kadar çıkmakta. kaynak: https://webapps.ilo.org/…ublication/wcms_821061.pdf

    ekleme: "o onu demek istemiyor" bir argüman değildir. adam net bir şekilde "eşit olmak istiyorsanız madenlerde çalışın" diyor.

    bu da bizi şu sonuca götürüyor: "madenlerde çalışmıyorsanız eşitlikten bahsetmeyin."

    yani doğal olarak eşitliği zor şartlarda çalışmaya bağlıyor. zaten şablon olmuş 200 yıllık bir argümanı tekrar ederken bana yok o onu söylemek istemiyor yok böyle demek istedi falan diye edilen lafları mistikleştirmeyin. haklarda eşitsizliği sorumluk almamaya bağlamak zaten banko argümandır.

    perdelenen sorun ne? kadınların madenlerde çalışmak istememesi diye bir sorun mu var ortada? sorun kadınların temel insan haklarından menedilmesidir ve ne zaman doğal haklarını talep etseler birilerinin kalkıp "ama siz erkeklerle aynı değilsiniz" demesidir.

    inanmazlığı erteleme kavramı gibi bir de anlamayı erteleme diye bir kavramın icat edilmesi lazım. söylenen lafın yanlış olduğunu gösterince millet neden yanlış olduğunu anlamazlıktan geliyor.
  • göstermelik kamyon şoförü var, maden de çalışanı da var. algı yapıyorlar, bak var işte, çalışıyorlar. kadın erkek eşit hülogg.
    nah eşit. eşit falan değil. eşit davranmak ayrı şey, ne bileyim mesela eşit kurallar başka bir şey. her alanda eşitiz, bana ona göre davranacaksın demek ayrı şey.
    tsk'da kadın askerler var. ellerinde silah terörle mücade ediyorlar, dağda yatıyorlar mı acaba?
    çoğu şubede çalışıyor, masa başı görev. şehit cenazesi, törende konuşmacı vesaire işleri yapıyorlar.
    rütbe var, eğitim var, yetki var eee ne duruyorsun? çantanı al çık, bakalım kaç gün dayanacaksın?
    bırakın bu işleri.
  • erkekler de kuaför ve güzellik merkezinde çalışacaksa olur!

    edit: herkes yanlış anlamış tabii ki çalışan var ama erkekler erkekliklerinden ödün veremiyor ki güzellik merkezinde çalışanları ılık, gay diye etiketleyenler madem erkek oğlu erkek seve seve çalışsınlar madende. ne zaman bakış açınız değişir işlerin cinsiyeti olmayacağına o zaman konuşursunuz. çalışın şimdi erkekliğinizi görelim!
  • erkekler çocuk doğurabildiği gün kadınlar madende de çalışsın askerlik de yapsın. çünkü aksi halde bir eşitlik göremiyorum.
  • onun yerine erkekler madende çalışmasa ya. bu kadar robot niye var?
  • cinsel eşitlik yoktur. cinsiyet dışı eşitlik de yoktur. herkes denktir ama eşit değildir. kadın ya da erkek her bireyin çeşitli negatif ya da pozitif özellikleri vardır. bazı insanlar fiziki olarak daha heybetlidir, bazıları zariftir, bazı insanlar yeteneklidir, bazıları zekidir. bazıları değildir. her kişinin şu hayatta bir yeri vardır. biri bankada biri madende çalışır birisi kazar birisi şeflik yapar. biri devlet yönetir. biri hiç işe güce bulaşmaz miskindir.
    şu insanları bi salın artık
  • aslında ne olur ne olur hiç kimse o madenlerde çalışmasın, maden kazaları olmasın ve insanlar o kazalarda ölmesinler.

    eşitlik eşitlik diye tutturuluyorsa şayet; doğru görünen bir noktadır bu da bu işin sonu gelmez ve erkekler de çocuk doğursuna kadar gider mesele.

    bu nedenle erkek erkekliğini kadın kadınlığını bilmeli ve karşılıklı birbirlerine saygı duyup yarışmaktan, itişip kakışmaktan vazgeçmeliler.

    başta ekonomik bağımsızlıktan kaynaklı konular olmak üzere pek çok alanda ezilen kadının cinsiyet ayrımcılığını ayaklarının altına alıp pek çok alanda kendini kanıtlama çabasına girerek, önemli başarılar elde etmesi erkeklerin aklını başına getirmelidir.

    evet isterse ve mecbur kalırsa kadınlar madende de çalışırlar. bu gerçeğin ışığında kadının da erkeğin de kendine has özellikleri olduğunu, birinin diğerinden daha üstün olmadığını fakat kadına doğurganlığın daha zor ve kutsal bir bölümünün verildiğini unutmadan, sadece sevgiyi ve saygıyı büyütmeliyiz.
  • yetmez ya, kuleye kapatın kadınları. en temiz çözüm.

    t: eşit haklara sahip olmak istemenin kendisi hiç madende çalışmamış bir dallama tarafından "her şeyi oranda yapma" olarak açıklanmış şeklidir.

    hayır şunu anlamıyorum hiç, fırsatı tanıdınız da kadın mı yapmadı? daha yeni yeni kadın otobüs şoförleri ortaya çıkıyor istanbul'da o da, 2020'lerden öncesine kadar "hadi kadınlar da toplumda erkeklerin yaptığı işleri yapsınlar ve de bu normal sayılsın, hiç kimse vücut bütünlüklerine bu işleri icra ettikleri için zarar vermeye çalışmasın" diyen biri var mıydı?

    gece çalışan bir kadın taksi şoförünün 1 yıllık çalışma hayatından sonra tek parça kalabileceğine inanan var mı hakkaten?

    ya da 100 tane adamla aynı madende çalışan 1 tane kadının? adamlar zaten güneş ışığı dahil tüm temel ihtiyaçlara hasret, köle gibi çalışıyorlar orada, "ayy semra da kadın olduğu için belli bir fiziksel kapasitesi var, yorulunca falan hiç ellemeyelim otursun" diyeceklerini?

    en başından bazı meslek "olağanları" erkek hegemonyası üzerinden tanımlanmasaydı ve kadınların belli işleri yapmaları normal karşılansaydı, bunu topluma daha rahat entegre ederdik.
  • oportünist "feminist"leri kıyaya vuran dayı. yıllarca dedim, hak ettiğin zaman eşitliği alırsın.

    feminazi kıyıya vurmuş, vinç çağırın.

    #163873316
    #163873197
hesabın var mı? giriş yap