• '/\_/\
    (o.o)

    süper güçleri olan makyavelist canlı.

    ışınlanma yetisine sahiplerdir. kapının ucundan yüzünün yarısı görünecek şekilde hiç hareket etmeden tek gözüyle size bakar.

    sizde gözünüzü kırpmadan ona bakarsınız. "hadi kim pes edip gözünü kırpacak" gibisinden rekabete girersiniz.

    bi göz kırpmanızla 13 metrelik mesafedeki konumundan kaybolur "n'ooluyo yaa" dersiniz.

    kafanızı bi çevirirsiniz solunuzda dibinizde yine hareketsiz halde bekler yine size bakar öyle gözünü kırpmadan.

    bu kadar uzun mesafeyi anlık denecek kadar kısa sürede hiç ses çıkarmadan koşması mümkün değildir gerekli hesaplamalar yapılmıştır.

    evet kedi göz kırpmama oyununu kazanmış bi de üstüne fizik kurallarını kırmış ve ışınlanmıştır. fakat siz bunu göremezsiniz ışınlandıklarını göstermez kediler gözlemci gözlemlemezken ışınlanırlar hep.

    soru: 9 kilo kedi mi daha ağırdır 9 kilo pamuk mu?
    cevap: pamuk daha ağırdır.

    böyle fizik kurallarını kıra kıra yaşar kediler.

    dilleri komik ve pembedir.
  • boşluk dolduran hayvan: görsel
  • birlikte yaşadığım iki dostum var. 2 aylık 5 kardeş arasından bu afacanlar ile enerjimiz tutmuştu. 6 yıldır beraberiz. bu yanağını ısırdıklarım, patisini sıktıklarımın sevmediğim birkaç huyu var.

    - tatilden, iş seyahatinden gelirsin, kapıyı açarsın, neredeyse yüzüne bile bakmadan apartman koridoruna çıkıp etrafı gezerler. sonradan özlemini götünden ayrılmayarak gösterir ama insan ilk görüşte bir kucaklaşma bekliyor.

    - bunları elinle seversin, sanki vebalıymışsın gibi hemen sevilen yeri yalamaya başlarlar.

    - her gece en az bir kere bir şekilde uyandırırlar. tatile gideyim de deliksiz uyuyayım diye hayal kurarsın.

    yine de çok seviyorum lan sizi.

    gaziosmanpaşa'da doğdular, paris'in maskotu oldular.

    görsel
  • kendini taratmayan, taramaya yeltenildiğinde ise çığlıklar atan şahıs. evi birbirine katması, uzun uzun uluması sonrası karşıma geçmiş kendini yaliyor!!!

    utanmaz, arsiz, yüzsüz ve tüylü!!

    haftada bir tarayın, abartmayın diyorlar. evet, sadece diyorlar. biz değil hafta değil ay biz yılda bile tarayamiyoruz!!

    ya bir kedi nasıl uluyabilir,
    bir kedi kendini taratmamak için nasil bu kadar şekilden şekile girip feryatlar, çığlıklar atabilir??

    galiba veterinere gidecez.
    sadece orda sakin sakin duruyor.
    bu kızın erkek düşkünlüğü kime çekti ya!!!!!!

    ödül mamasi verin diyorlar bir de. verdik kardeşim onu da verdik. namıssız mamayi çalıp koltuğun altında yedi. öyle bildiğin namıssızlara benzemiyor. başka türlü bu. çılgın, denişik, sülaleyi birbirine katıp keyif kahvesi içen yengelere benziyor, babayı kazıklayan amca gibi adeta. hayır asilzade falan da değil ki çöpten bulduk kardeşim.

    neyse seviyom ama
    gara götlüm benim
    boklum <3
  • koskoca 11 yıl oldu seni o kitapçıda görüp yanıma aldığımdan beri. tam da almak için gittiğim kitabın üstüne kıvrılmıştın; ben hasta bir kediyim!!! hemen kaynaştık. sonrasında oturduğumuz bir kafeden üşümeyesin diye bir şal verdiler, sardım sarmaladım seni bir güzel. sonra atladık vapura, boğazı izleye izleye geçtik yeni evine. yeni dediysem lafın gelişi; rutubetten öldüğümüz minik, şirin evimize! birlikte 11 yılı bitiriyoruz şimdi. ne güzeldik öyle değil mi miniğim? hava, kadıköy, boğaz, sen ve ben. adım attığım yeni hayatımda bir tek sen hep vardın, hep sen var ol! ne güzeliz öyle değil mi miniğim?
  • 5. senemizi doldurduk.
    ona olan duygularımı kelimelere dökemiyorum.
    sadece iyi ki diyorum.
  • ingilizceyi geliştirmek için hindistandan biriyle sohbet ediyoruz. ona en çok hangi tanrılara taptığını sordum şaka yollu. favori tanrın hangisi gibisinden bir şeyler söyledim. "siz de kediye tapıyorsunuz. bizi anlamanız lazım." dedi. kalbim ışıldadı fark edince. pofuduk bir din büyütüyormuşum meğer evde.
    dedim naalakası var ama içten içte, "bir kedi cenneti olsa kötü olmazdı hani." diye de düşünmedim değil.
  • sorumluluktur. evde olmasan da o ışığı açık bırakırsın. vahşi doğada olsa neyse de madem aldın, kısırlaştırdın, eve tıktın… o ışığı açacaksın arkadaş.
  • benim iki tane kedim var.
    ikisi de doğuştan kedi.
    ikisi de çok yakışıklı ve çok zeki.
    onlarla oynamak dünyanın en güzel hissi.

    ben de kediymişim, arkadaşım öyle dedi. çünkü kedileri, miyavlama sesimi duyunca gelip karşılık veriyorlarmış ve sadece gerçek kedilere karşılık verirlermiş. evet, arkadaşıma miyavladığım ses kayıtları gönderiyorum. öyle bir duruma geldi ki bir hafta boyunca göndermediğimde, "sen artık eskisi gibi miyavlamıyorsun bana." diyor.

    bir evde üç kedi olmak çok eğlenceli olurdu. zaman zaman oluyor ve çok mutlu hissediyorum.

    canım kedilerim, iyi ki varlar.
hesabın var mı? giriş yap